Farkındalık yaratıyoruz, oyun oynuyoruz, öğreniyoruz, sürdürüyoruz.

‘İklim krizi tırmanıyor’… ‘Yine iklim değişikliği yüzünden seller ve toprak kayması yaşadık’…‘Birleşmiş Milletler İklim değişikliği zirvesinde ülkeler anlaşmaya vardı’…’Doğal kaynakların tükenmesinin önüne geçmek için öneriler sıralandı’… Ve daha niceleri…

Çocuklarımız her gün bu haberleri değişik yollarla duyuyor ve belki kaygı duyuyor belki ne yapacağını ya da ne demek olduklarını soruyor… Çocuğun gelişimi içinde bulunduğu çevredeki çeşitli sistemler ve bu sistemler arasındaki karşılıklı ilişkiler tarafından şekillenir. Bu sistemler öncelikle okulu, evi, yaşadığı doğal çevredir. Çocuk doğal çevresinden etkilenirken aynı zamanda çevresini de etkilenmektedir. Doğal çevresindeki her durumla ilgilenmektedir.

Peki bu yetti mi? Tabi ki yetmedi…

Çocuklar bugünkü nüfusumuzun üçte birini, geleceğimizin ise tamamını oluşturuyorlar. Bunun için dünyanın geleceği olan çocukların umutsuzluğa kapılmadan doğal kaynaklar, çevre, çevre sorunları, sürdürebilirlik, biyoçeşitlilik, iklim değişikliği, ekolojik okuryazarlık konularında farkında olmaları ve dünya için yapabilecekleri çok şey olduğu bilincine ulaşmaları sağlanmalıdır.Tam da bu noktada ‘Hayata İyi Bakarız’ projesi bu sorulara cevap vermek ve farkındalık yaratmak, neler yapılabileceği konusunda yol gösterici olmak için çalışmalarına başladı. Projenin tüm Türkiye’de yaygınlaşacak olması, çocuğun ekolojik okuryazarlık konusunda farkındalığı ve kazanımlarının olması, bunları yaşamına geçirerek içselleştirecek olması ve ailelerin de bu eğitimde çocuklarıyla beraber uygulamalar yapması gerçekten projenin önemini ortaya koymaktadır. Bu projede çalışan ekibin içten çabaları ve projeye inancı bu projenin başarısında kuşkusuz başarıyı getiren en önemli unsurdur. Ben de bu ekibin parçası olmaktan gurur ve mutluluk duyuyorum…

Prof.Dr. Pınar Bayhan

PAYLAŞ:

Önceki

Sonraki